TBMM (AA) - AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, "Amacımız, buradaki düzenlemelerde, bundan sonraki hedeflerimizde de bir daha suç işlemeyecek boyutta mahkumlarımızın ıslahı noktasında güçlü tedbirler geliştirmek. Biz, erken tahliye ederek veya ceza indirimi yaparak veya herhangi bir şekilde af gibi bir değerlendirme yaparak, bu soruna kalıcı çözüm üretemeyiz." dedi.
Güler, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, son günlerde kadın milletvekillerine yönelik açıklamalara işaret ederek, İYİ Parti Bursa Milletvekili Hasan Toktaş'ın CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya'ya yönelik ifadelerini kınadığını söyledi. Güler, "Bu konuda birileri her zamanki gibi görmedim duymadım şeklinde bir yaklaşım sergiliyor. Biz bu konuda çok hassas olduğumuzu, parti ayrımı yapılmaksızın kadın milletvekilimize yapılan bu saygısızlığı kınadığımızı ifade etmek istiyorum." diye konuştu.
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, partisinin Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun'un da AK Parti'nin yeni anayasa için kurduğu komisyonun asli bir üyesi olduğunu bildirdi.
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir'in Özbudun'a yönelik açıklamalarına tepki gösteren Güler, bu "saygısızlık ve nezaketsizlik" nedeniyle CHP'den "açıkça bir özür" beklediklerini söyledi.
- "Kendi belediyelerinin usulsüzlüklerini AK Parti'li belediyelere yamamaya çalışıyorlar"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Fatih Belediyesinin spor kulübüne taşınmaz tahsisine ilişkin iddialarına değinen Güler, söz konusu taşınmazın 77 yıldır Çapa Spor Kulübünün kullanımında olduğunu vurguladı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) 2023 Sayıştay Raporu'nda 137 usulsüzlük tespit edildiğini aktaran Güler, burada yer alan bazı usulsüzlükleri Özel'in, Fatih Belediyesine atfettiğini anlattı.
Güler, "Kendi belediyelerinin usulsüzlüklerini AK Parti'li belediyelere yamamaya çalış, yemezler. Ayıp, bari iyi araştır." dedi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca tutuklanmasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu hakkında devam eden hukuki süreci anımsatan Güler, şunları kaydetti:
"Gizli soruşturma hakkında herhangi bir dosya bilgim yok ancak avukatların paylaştığı ve ilgili müdürlere yöneltilen soruları biliyorum. Sayın Özgür Özel şu sorulara cevap versin: Mülkiyeti İmamoğlu İnşaat adına kayıtlı bulunan her birinin değeri 50 milyon civarındaki 3 villanın önündeki yeşil araziyi 156 milyon TL bedelle İstanbul Büyükşehir Belediyesi neden kamulaştırmış? İBB, İstanbul'da tatlıcı yokmuş gibi ta Muş'a giderek 96 milyon TL'lik 500 ton baklavayı niye almış? İstanbul'da bu ürünleri temin edecek şirket kalmamış gibi Hakkari'ye giderek 146 milyon TL'lik gıda ürünü nasıl temin edilmiş? Beykoz Belediyesinin sosyal tesislerine 1,5 milyon TL'lik gıda ürününün bir akaryakıt tankeriyle nasıl taşındığını bize izah etsin."
Abdullah Güler, Çapa Spor Kulübü'ndeki çocuklara, "CHP Genel Başkanı size hiçbir şey yapamaz. Biz, her imkanda Gençlik Spor Bakanlığımızla belediyelerimizle çocuklarımızın spora devam etmesi, alıştırılması noktasında her türlü desteği vereceğiz." diye seslendi.
- "Kalıcı olan işlere bakmak lazım"
Kamuoyunda "Kovid-19" olarak bilinen düzenleme kapsamında tahliyeler ile ilgili bir düzenlemenin teklifte yer alıp almadığına yönelik bir soru üzerine Güler, "Kovid" denilen düzenlemenin o günkü şartlarda yaşanan idari bir tedbir olduğunu söyledi. Güler, "Bunu genelleyerek her şartta infaz düzenlemesi gibi düşünmek doğru değil." diye konuştu.
Bunun bir infaz düzenlemesinin asli unsuru sayılamayacağını, bunun geçici bir idari tedbir olduğunu vurgulayan Güler, "Kalıcı olan işlere bakmak lazım. Bu konuda da Adalet Bakanlığı ile çalışmamız devam ediyor. İdari olarak geçici bir süreyle yapılacak bir işlemin kalıcı hale getirilmesi de çok sıkıntılı bir hal alıyor." ifadelerini kullandı.
Bir basın mensubunun, Anayasa Mahkemesinin (AYM), Türk Ceza Kanunu'nda yer alan üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyenlerin cezalandırılmalarını öngören düzenlemeleri Anayasa'ya aykırı bularak iptal ettiğini hatırlatıp teklifte buna ilişkin bir düzenlemenin yer alıp almadığına yönelik sorusuna ise Güler, "Yeniden düzenlememe noktasında bir yol tercih ettik." yanıtını verdi.
Bu yasa teklifinin cezaevlerindeki kaç kişiyi ilgilendirdiğine ilişkin soruya Güler, şu şekilde cevap verdi:
"Bizim mükerrerler dediğimiz dörtte dört infaza tabi olan yaklaşık 19 bin 800 civarında bir mahkumu doğrudan etkiliyor. Hasta, engelli, doğum yapmış kadın, diğer özel infaz koşullarıyla ilgili durum adli tıp raporuna bağlandığı için oradaki engellilik durumu, tek başına cezaevi koşullarında mahkumiyeti geçirememe durumu ve ağır hastalık durumunun tespiti gerekiyor. Belki şartları taşıyor taşımaz; o belirlendikten sonra idari gözlem kurulları ve infaz hakiminin onayıyla ancak konutta infaza geçiyor. Tam bir sayı verme imkanı yok ama tahmin ediyorum 1500-2000 civarında bir müracaat olabileceğini düşünüyoruz."
"Kovid" düzenlemesinin pakette hiç yer almadığının altını çizen Güler, "Bizim elimizde çalıştığımız, bir çok talebe yönelik maddeler oluyor. Biz, kurumlarımızdan etki analizleri istiyoruz. Bu konuda uzman milletvekillerimizle çalışıyoruz. Ben muhalefet partileriyle de paylaştım; bu konuda bir talep var. Değerlendirme noktasında çalışıyoruz." diye konuştu.
AK Parti Grup Başkanı Güler, şöyle devam etti:
"Bizim amacımız, buradaki düzenlemelerde, bundan sonraki hedeflerimizde de bir daha suç işlemeyecek boyutta mahkumlarımızın ıslahı noktasında güçlü tedbirler geliştirmek. Biz, erken tahliye ederek veya ceza indirimi yaparak veya herhangi bir şekilde af gibi bir değerlendirme yaparak, bu soruna kalıcı çözüm üretemeyiz. Suç işleyen ve mahkumiyeti kesinleşmiş kişilerin bir daha suç işlememesi noktasında cezaevi koşullarını iyileştirme, eğitimini tamamlama, iyi hal şartlarını güçlendirme, sosyal projelere katılımını sağlama, meslek edindirme, bu kişilerin psikolojik destek alması gibi bir çok unsuru geliştirmemiz gerekiyor. Gerçekten iyi hale erişmiş mahkumlarımızın da koşullu salıverme imkanları içerisinde tahliye edilmesi ve bunun da izlenmesi gerekiyor. Bizim önümüzdeki dönemlerde İnfaz Kanunumuzda oranların daha sadeleştirilmesi, belirginleştirilmesi ve infaz koşulları içerisinde koşullu salıverme imkanlarımızın daha da geliştirilmesi noktasında bir çabamız var. Bu çalışmalarımızı devam ettiriyoruz."
- "Birçok konu başlığını çalışıyoruz"
Tutukluluk sürelerinin uzun olmasına yönelik eleştiriler çerçevesinde ceza sistemine ilişkin değişikler olup olmayacağına yönelik soruya Güler, "Birçok konu başlığını çalışıyoruz. Önümüzde vatandaşlarımızın, akademisyenlerimizin bize ilettiği bir çok konu başlığı var. O başlıklardan biri de bu. Çalışıyoruz. İmkanlar ölçüsünde Meclis tatile girmeden zaman olursa olabilir. Tahminim; ekim ayı dönemine ancak." karşılığını verdi.
Güler, kalıcı, mahkum ıslahına katkı sağlayacak düzenlemelerin iyi olması için çaba gösterdiklerinin altını çizerek, "Biz, infazın belli bir oranda olmasını sağlayıp, 1 veya 2 noktasında, belli suç tipleri orada belirleyip, koşullu salıverme şartlarını, idari gözlem kurulları noktasında yani iyi hali güçlendirecek, mahkumun sadece tahliyesi değil, bir daha suç işlememesi noktasında tahliyesini sağlayacak koşulları oluşturmamız lazım. Bizim çabamız bu." değerlendirmesinde bulundu.
Bu düzenlemenin Kurban Bayramı öncesine yetişip yetişemeyeceğine ilişkin bir soru üzerine Güler, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel'in siyasi parti gruplarıyla konuştuğunu, bayramdan önce olabileceğini söyledi. Güler, Meclis Başkanlığı seçimlerinin 3 Haziran Salı günü gerçekleşeceğini, devamında o gün için konuyu değerlendirebileceklerini kaydetti.
"Koşullu salıverme" ile ilgili Komisyon'da bir önerge verilebileceğinin belirtilmesi üzerine Güler, "Uzun zamandır çalıştığımız bir teklifi Meclis Başkanlığına sunduk. Çok yapıcı, olumlu katkı sağlayacağını düşündüğümüz önergeler olabilir. Bunları niye yapmayalım? Bizim önyargımız yok. Yeter ki hem sistemin doğru işlemesi hem suç ceza adaletinin sağlanması hem de kalıcı düzenlemeler her zaman mümkündür." karşılığını verdi.
(Bitti)