TBMM (AA) - AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, enerji ve maden alanlarına yönelik düzenlemeleri içeren kanun teklifinin TBMM Başkanlığına sunulduğunu bildirdi.

Güler, Çorum Milletvekili Oğuzhan Kaya ve Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu ile Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, evinde elektrik akımına kapılan ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'e Allah'tan rahmet, CHP'ye başsağlığı diledi.

İsrail'in İran'a saldırılarını kınayan Güler, uluslararası hukukun devreye girmesi gerektiğini belirtti.

Enerji ve maden alanlarına yönelik düzenlemeler içeren Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin TBMM Başkanlığına sunulduğunu aktaran Güler, 'Türkiye Yüzyılı'nın önemli ayaklarından birinin de enerjide tam bağımsızlık olduğunu vurguladı.

Güler, enerji güvenliğinin, milli egemenliğin, kalkınmanın ve uluslararası rekabet gücünün temelini oluşturduğunu ifade etti.

Teklifin, enerji arz güvenliğini güçlendirmek, yerli ve yenilenebilir kaynakları değerlendirmek ve madencilik faaliyetlerini çevreyle uyumlu hale getirmek amacıyla hazırlandığını dile getiren Güler, 'Bu teklif yalnızca bir yasal düzenleme değil Türkiye'nin enerji ve madencilik stratejilerinde de yeni bir faza, alana geçtiğinin göstergesi olacaktır.' dedi.

Güler, enerji ithalatına 2002'den bugüne kadar yaklaşık 1 trilyon dolar harcandığını, 2022'de enerji ve madencilik ithalatının 96,5 milyar dolar olduğunu, geçen yıl bu rakamın 65,6 milyar dolara gerilediğini kaydetti.

- 'Belirlenen oranda üretim yapılmaması halinde ruhsatların iptaline gidilebilecektir'

Teklifle, 'Türkiye Yüzyılı' doğrultusunda enerji arz güvenliğini temin etmeye ve maden kaynaklarının verimli kullanımına yönelik önemli adımlar atılacağını vurgulayan Güler, şöyle devam etti:

'Madencilik faaliyetlerinde çevresel yükümlülükleri netleştiriyor, kanunilik ilkesine uygun hale getiriyoruz. Rehabilitasyon bedelini yeniden tanımlıyoruz. Rehabilitasyon bedeli, artık sadece sahanın doğaya kazandırılması için kullanılacak ve nemalandırılarak takip edilecek bir mali yükümlülük haline getirilmektedir. Ruhsatlı sahalarda yatırım yapılmadan ruhsat elde tutma uygulamasına son vermekteyiz. Ruhsat uzatımları artık üretim taahhütlerinin yerine getirilmesine bağlanmakta, belirlenen oranda üretim yapılmaması halinde ruhsatların iptaline de gidilebilecektir. Stratejik ve kritik madenler için özel düzenleme getiriliyor. Bu madenlerle ilgili gerektiğinde acele kamulaştırma yapılabilecek, stok yükümlülüğü getirilecek ve kamu menfaati gözetilecektir.'

Tüm izinlerin tek bir sistem üzerinden takip edileceğini anlatan Güler, ruhsat düzenlenmeden önce tüm izinlerin alınmasının zorunlu hale getirileceğini, ÇED ve diğer onaylar arasındaki koordinasyonun sağlanacağını kaydetti.

Abdullah Güler, yatırım teminatının zorunlu hale getirileceğini, yatırımcıların sadece kağıt üzerinde ruhsat almalarının önüne geçileceğini belirtti.

Karadeniz'deki Sakarya Gaz Sahası'nda en büyük keşfin yapıldığını anımsatan Güler, sahada günlük 9,5 milyon metreküp üretim gerçekleştirildiğini, 2028 hedefinin günlük 40 milyon metreküp olduğunu, buradaki üretimden 4 milyon hanenin yararlanacağını ifade etti.

Gabar'daki petrol keşfini de hatırlatan Güler, bu keşiflerin Türkiye'nin yer altı zenginliklerini gösterdiğine işaret etti.

- 'Yatırım süreçlerini geciktiren hususlar hızlandırılmış olacaktır'

Teklifin, enerjide yerlilik oranını artırmak, maden kaynaklarını daha etkin kullanmak ve çevreyi koruyarak üretimi artırmak hedefiyle hazırlandığının altını çizen Güler, madencilikte bürokrasinin azaltılacağını, izin süreçlerinin de hızlandırılacağını söyledi.

Enerji ve madencilik sektörlerinde izin süreçlerinin ortalama 42-48 ay gibi sürelerde tamamlandığını bildiren Güler, 'Teklif ile bu süreyi ortalama 30 aya düşürmeyi hedefliyor, kurum görüşlerinin süresinde verilmesi, orman ve mera izinlerinin sadeleştirilmesi, ÇED sürecinde eş zamanlı başvuru imkanı ve stratejik madenlerde 'izin verilmiş sayılır' uygulaması gibi yatırım süreçlerini ciddi biçimde geciktiren hususlar hızlandırılmış olacaktır.' diye konuştu.

Abdullah Güler, 2002'de 31 bin 846 megavat olan enerji gücünün bugün 118 bin 668 megavata ulaştığını, 2035'te ise bu rakamı 226 bin 700 megavata yükseltmeyi hedeflediklerini bildirdi.

Meskenlerdeki enerji tüketiminin rüzgar ve güneşten karşılandığını anlatan Güler, yerli ve yenilenebilir enerjideki üretim payının toplam üretilen enerjinin yüzde 60'ı olduğunu kaydetti.

Güler, İspanya, Fransa, Portekiz ve Belçika'da ani elektrik kesintilerinin yaşandığını hatırlatarak, bu kesintilerin güneş ve rüzgar enerji sistemlerinde yaşanan sıkıntılardan kaynaklandığını vurguladı.

Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin yapımına devam edildiğini ifade eden Güler, yerli ve milli kömür kullanan termik santrallerin kapasitesinin kullanımında sorunlar yaşandığını dile getirdi.

- 'Genelleyici bir durum yok'

Termik santrallerimizin bulunduğu havzalarda kömür rezervi bulunduğunu aktaran Güler, bu bölgelerde mera, orman ve zeytin ağaçlarının bulunması nedeniyle kömüre ulaşımda zorluklar yaşandığını söyledi.

Bu konuda teklife bir madde eklediklerini aktaran Güler, şunları kaydetti:

'Termik santrallerin havzasında bulunan rezerv miktarı belirlenmiş kömürlere ulaşım açısından mera, orman ve zeytinlik alanlarında sadece bu bölgeye mahsus düzenleme yapıyoruz. Zeytinliklerimizin, ağaçların taşınması suretiyle buradaki rezerve ulaşma ve termik santrallerimizden baz yüklü sisteme ani değişimlerde enerji arz güvenliği açısından güvence sağlamaya çalışıyoruz. Eleştiri olabilir. Bunu şimdiden net olarak söylemek istiyorum, enerji arz güvenliğini sağlama adına baz yüklü santrallerimizin güçlü şekilde devreye girebilmesi için termik santrallerimizin havzasında bulunan kömüre ulaşım noktasında düzenleme yapıyoruz. Sadece bu bölgelere mahsus, genelleyici bir durum yok.'

Türkiye'nin elektrik mesken fiyatındaki ucuzluk sıralamasında Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada yer aldığını ifade eden Abdullah Güler, doğal gaz mesken fiyatında ise ucuzluk sıralamasında ikinci sırada bulunduğunu aktardı.

Güler, elektrik ve doğal gazda vatandaşlara verilen destekleri anımsatarak, son 2 yılda verilen desteğin 927 milyar lira olduğunu bildirdi.

Bir gazetecinin 'TBMM tatile girmeden en düşük emekli maaşıyla ilgili bir düzenleme yapılacak mı?' sorusu üzerine Güler, bu konuda bir görüşme gerçekleştirilmediğini dile getirdi.

Temmuz ayında memur ve emeklilere yapılacak ara zammın belli olacağını ifade eden Güler, bu rakamlar gündeme geldikten sonra ilgili bakanlarla görüşme yapılabileceğini kaydetti.

- 'Vatandaşımızın can güvenliği her şeyden önce geliyor'

Trafik cezalarının artırılmasına yönelik düzenlemeleri de içeren kanun teklifine ilişkin soru üzerine Güler, teklifin Genel Kurul gündeminde olduğunu bildirdi.

Güler, Kurban Bayramı'ndaki denetimlerin teklifle ilgili olmadığını, bu denetimlerin sürekli gerçekleştirildiğini vurguladı.

Türkiye'de trafik kazalarında her yıl ortalama 6 bin 350 kişinin hayatını kaybettiğine dikkati çeken Güler, teklifle, caydırıcılığın sağlanması amacıyla idari para cezalarının miktarının artırıldığını ifade etti.

Güler, amaçlarının vatandaşı korumak ve ölümlü trafik kazalarını azaltmak olduğunu vurgulayarak, 'Hiçbir ceza, insan hayatından daha önemli değildir. Bizim için insan hayatı, vatandaşımızın can güvenliği her şeyden önce geliyor. Bizim kanunumuzda 'radar cezası' diye bir ceza yok.' değerlendirmesinde bulundu.

Enerji ve madenlere yönelik kanun teklifindeki ÇED'le ilgili düzenlemeye ilişkin soru üzerine Güler, 'ÇED'in varlığı korunmaya devam ediliyor. ÇED'in kendi varlığı, unsurları çok daha kavramsal manada netleştiriliyor.' dedi.

Kaynak: AA