EKONOMİ

Bakan Uraloğlu, 'Bölgesel Ulaştırma Bakanları Konferansı'na katıldı:

- 'Türkiye'nin stratejik konumunu, son 23 yılda ulaştırma ve haberleşme alanında gerçekleştirdiğimiz yaklaşık 300 milyar dolarlık yatırımla daha da güçlendirdik' - 'Yatırımlarımızın ülke ekonomisine toplam katkısının yaklaşık 1 trilyon dolar olduğunu ve ulaştırma sektöründe yıllık bir milyon kişiye istihdam sağladığını hesaplıyoruz'

ANKARA (AA) - Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye'nin, Asya, Avrupa ve Afrika'nın kavşak noktasındaki konumu sayesinde, bölgesel ulaştırma ağlarının doğal merkezlerinden olduğunu belirterek, 'Türkiye'nin stratejik konumunu, son 23 yılda ulaştırma ve haberleşme alanında gerçekleştirdiğimiz yaklaşık 300 milyar dolarlık yatırımla daha da güçlendirdik.' ifadesini kullandı.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Uraloğlu, Pakistan'ın başkenti İslamabad'da düzenlenen 'Bölgesel Ulaştırma Bakanları Konferansı'na katıldı.

Uraloğlu, konferans kapsamında düzenlenen Bakanlar Yuvarlak Masa Toplantısı'ndaki konuşmasında, ulaştırma alanında bölgesel dayanıklılığı artırmak, bağlantısallığı güçlendirmek ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda ortak bir vizyon oluşturmak için bir arada bulunduklarını bildirdi.

- 'Ulaştırma koridorlarının çeşitlendirilmesi stratejik bir zorunluluktur'

Uraloğlu, son yıllarda küresel ölçekte yaşanan krizlere dikkati çekerek, 'Tedarik zinciri aksamaları ve jeopolitik gerilimler, ulaştırma sektörünün sadece bir lojistik alan değil, aynı zamanda ekonomik gelişmenin, ulusal güvenliğin ve bölgesel istikrarın temel dayanaklarından biri olduğunu açıkça göstermiştir. Ulaştırma koridorlarının çeşitlendirilmesi artık bir tercih değil, stratejik bir zorunluluktur.' değerlendirmesinde bulundu.

Asya Kalkınma Bankasının (AKB), 'Asya ve Pasifik Bölgesi Ulaşım Altyapısı ve Yatırım Görünümü 2035 Raporu'nun da bölgesel altyapı ihtiyacının büyüklüğünü açık şekilde ortaya koyduğuna işaret eden Uraloğlu, şu ifadeleri kullandı:

'Rapor, Asya-Pasifik bölgesinin ulaşım altyapısını geliştirmek, bakımını yapmak ve onarmak için 2020 ile 2035 yıllarında tahmini 43 trilyon doların gerekeceğini göstermektedir. Bu rakam, bölgenin Gayri Safi Yurt İçi Hasılası'nın yaklaşık yüzde 2'sine denk gelmektedir. Ortalama yatırım talebi ise, 2000 ile 2020 yıllarında, yıllık 750 milyar dolardan, 2020 ile 2035 yıllarında ise yıllık 2,7 trilyon dolara çıkacak. Bu bağlamda ulaşım yatırım ihtiyaçlarının üç katına çıkması proaktif planlama ve kaynak seferberliği gerektiriyor.'

Uraloğlu, söz konusu rakamların bölgenin geleceğini planlarken birlikte hareket etmenin, kaynakları verimli ve tamamlayıcı şekilde kullanmanın gerekliliğini ortaya koyduğunu vurguladı.

- 'Türkiye'nin güçlü deneyimlerini bölgesel düzeyde paylaşmaya hazırız'

Türkiye'nin, Asya, Avrupa ve Afrika'nın kavşak noktasındaki konumu sayesinde, bölgesel ulaştırma ağlarının doğal merkezlerinden biri olduğuna dikkati çeken Uraloğlu, şu değerlendirmede bulundu:

'Türkiye'nin stratejik konumunu, son 23 yılda ulaştırma ve haberleşme alanında gerçekleştirdiğimiz yaklaşık 300 milyar dolarlık yatırımla daha da güçlendirdik. Yatırımlarımızın ülke ekonomisine toplam katkısının yaklaşık 1 trilyon dolar olduğunu ve ulaştırma sektöründe yıllık 1 milyon kişiye istihdam sağladığını hesaplıyoruz. Türkiye'nin bu yatırımlarla oluşan güçlü deneyimini de bölgesel düzeyde paylaşmaya hazırız. Müteahhitlik hizmetlerinde 137 ülkede 12 binin üzerinde proje üstlenmiş, toplam 530 milyar dolarlık bir iş hacmine ulaşmış durumdayız. Biz bu başarıyı yalnızca ekonomik bir gösterge değil, dost ülkelerle kurduğumuz güvene dayalı işbirliklerinin bir sonucu olarak görüyoruz.'

Uraloğlu, bu projelerin Türkiye'yi bölgesinde lider, küresel ölçekte ise öncü bir ulaştırma merkezi konumuna taşıdığını, Doğu-Batı Hazar Geçişli Orta Koridor ve Kalkınma Yolu projelerinin de bu vizyonun merkezinde yer aldığını belirterek, Orta Koridor ile Çin-Avrupa taşımaları için halihazırda kesintisiz bir bağlantı sunarken, Kalkınma Yolu Projesi ile Güneydoğu Asya'dan gelen yüklerin Irak ve Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaşmasını hedeflediklerini bildirdi.

- 'Çevreye duyarlı, dijital kapasitesi yüksek altyapılar ön plana çıkıyor'

Pakistan'ın son yıllarda ulaştırma alanında gerçekleştirdiği dönüşüme de değinen Uraloğlu, Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru kapsamında yürütülen ulaştırma ve enerji projelerinin yalnızca Pakistan'ın kuzey-güney bağlantısını güçlendirmekle kalmadığını, Orta Asya ve Çin'i birbirine bağlayan yeni bir stratejik eksen ortaya koyduğunu belirtti.

Söz konusu projelerin, bölgesel ticaretin güvenliği, verimliliği ve çeşitliliği açısından büyük bir potansiyel taşıdığına inandıklarına işaret eden Uraloğlu, şunları kaydetti:

'Özellikle, Pakistan'ın Gwadar Limanı'nı bölgesel ticaret ve lojistik merkezi haline getirme vizyonunu memnuniyetle karşılıyoruz. Türkiye olarak, Asya'dan Avrupa'ya uzanan Orta Koridor'un Pakistan, İran ve Orta Asya bağlantılarıyla güçlendirilmesini stratejik bir hedef olarak görüyoruz. Ayrıca, ulaştırma politikaları artık yalnızca yol ve hat inşasından ibaret değil. Çevreye duyarlı, dijital kapasitesi yüksek ve krizlere dayanıklı altyapılar ön plana çıkmaktadır. Türkiye, bölgesel entegrasyonu güçlendirmeye, sürdürülebilir ulaşım politikalarını desteklemeye kararlılıkla devam edecektir.'