KAYSERİ (AA) - Milli Savunma Bakanlığına bağlı Askeri Fabrika ve Tersane İşletme Anonim Şirketi (ASFAT) Genel Müdürü Prof. Dr. Mustafa İlbaş, 'Türkiye, bir ülkeyle savunma sanayisinde işbirliğine girerse asla onu yarı yolda bırakmıyor.' dedi.
TMMOB adına Makina Mühendisleri Odası (MMO) yürütücülüğünde Kayseri'de düzenlenen 'Uluslararası Savunma Sanayi Sempozyumu ve Sergisi' Erciyes Kültür Merkezi'nde başladı.
ASFAT Genel Müdürü Prof. Dr. Mustafa İlbaş, programda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin savunma sanayisinde önemli noktaya geldiğini söyledi.
Savunma sanayisindeki yükselişin gurur verici olduğunu belirten İlbaş, şunları kaydetti:
'Savunma sanayisinde geldiğimiz nokta sadece bize değil, coğrafyaya, dost ve müttefik ülkelere gurur veriyor. Savunma sanayisinde çok gelişmeler var. Türk savunma sanayisinde 100 bin nitelikli insan çalışıyor. Savunma sanayisinde 3 bin 400 civarında şirketimiz var. Ekosistemimiz çok güçlü, çok kaliteli. Giderek de gelişiyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu yerli ve milli savunma sanayi hedefine hep birlikte koşuyoruz. Bizler Milli Savunma Bakanımız Sayın Yaşar Güler'in de ortaya koyduğu strateji ve politika çerçevesinde, Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bu perspektifte çalışmalarımızı yapıyoruz. İnşallah çok kıymetli, çok önemli sonuçları da çok yakında hep birlikte göreceğiz, alacağız.'
İlbaş, çok önemli olan savunma sistemlerini sürekli geliştirdiklerini dile getirdi.
Savunma sanayisinde önemli olan konunun sürdürülebilirlik olduğunu vurgulayan İlbaş,'Savunma sanayisinde her gün yeni uçak, İHA, gemi, tank yapabilirsiniz ama asıl olan bunun sürdürülebilirliğidir. Sürdürülebilirlik hedefine ulaşmak için de en önemli sac ayakları başta insan kaynaklarıdır. Dolayısıyla biz bu muhteşem gençlerimize bu tecrübelerimizi aktarmak zorundayız. Bunun için de en önemli husus üniversite, sanayi işbirliğidir ve bugün burada onu görüyoruz. Sanayi odamız, üniversitemiz, makina mühendisleri odamız burada.' diye konuştu.
- 'Bizim milli imkanlarla üretim misyonumuz da var'
İlbaş, ASFAT olarak en önemli faaliyetlerinden birinin gemilerin, uçakların, tankların onarımını, iyileştirmesini ve modernizasyonunu yapmak olduğunu ifade etti.
Bütün platformları her zaman çalışır halde tutmak gibi misyonlarının olduğunun altını çizen İlbaş, 'Bizim milli imkanlarla üretim misyonumuz da var. Bu fabrikalarımızda üretim faaliyetleri de yapıyoruz. Fazla kapasiteyi üretime dönüştürüyoruz ve temininde güçlük çekilen ya da temin edilemeyen malzemelerin ve sistemlerin milli imkanlarla bu askeri fabrika ve tersanelerde üretimini de yapıyoruz. Dolayısıyla bu 2 görevimizi yaparken Türk savunma sanayisinin sürdürülebildiğinin de garantisi oluyoruz.' değerlendirmesinde bulundu.
İlbaş, uluslararası işbirliğinin önemine değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
'Türkiye, bir ülkeyle savunma sanayisinde işbirliğine girerse asla onu yarı yolda bırakmıyor. Herhangi bir platformu bir ülkeye veriyorsa o platformu bütün kullanım haklarıyla kontrolüyle ona veriyor. Yani birilerine bir şey satıp arkasından onu çalışmaz hale getirmek gibi bir hesabı yok çünkü Türk Devleti'nin geleneğinde, bizim inancımızda bu yok. Bir dost ve müttefik ülkeye bir şey veriyorsak kazan kazan yöntemiyle veriyoruz ama aynı zamanda da sonuna kadar kullanmasına elbette destek oluyoruz. Herhangi bir parçaya ihtiyaç olduğunda ambargo uygulamıyoruz. Bütün dünya bunu bildiği için Türk savunma sanayisine çok büyük ilgi gösterir. Biliyor ki Türk milleti, Türk Devleti kimseyi arkadan vurmaz.'
Kayseri Valisi Gökmen Çiçek de savunma sanayisinin dünyanın her yerinde mücadele veren asker, polis ve jandarmanın yaslandığı çelik kalkan olduğunu belirtti.
Türkiye'nin 30-40 yıl önce savunma sanayisine dair bir silah teçhizatının en ufak parçasını alamadığını anlatan Çiçek, bugün gelinen noktada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iradesi, mühendislerin çalışması, milletin gayretiyle İHA, SİHA, uçak ve denizaltıların yapıldığını söyledi.
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç ise savunma sanayisinde dışa bağımlılığı yüzde 80'lerin üzerinde azaltan Türkiye'nin büyük bir övünç kaynağı olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sevdalı olduğu ülkesini en iyi noktaya taşımak için savunma sanayi sektörünü yüreklendirdiğini ifade eden Büyükkılıç, bu zamana kadar yapılan çalışmaların göz ardı edilememesi gerektiğini kaydetti.
Kayseri Makina Mühendisleri Odası Başkanı Süleyman Varol da Türkiye'nin 170'den fazla ülkeye ihracat yapan küresel bir savunma gücü olduğunu vurguladı.
Sempozyum, 18 Ekim Cumartesi sona erecek.