Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Önder Üretmen, çocukluk çağı hastalığı olan şaşılıkta erken tanı ve tedavinin, çocuktaki görme fonksiyonlarını daha iyi koruduğunu söyledi.
Şaşılığın, görme eksenlerindeki
paralelliğin bozulması sonucunda geliştiğini belirten Üretmen, takip ve
tedavinin uzman hekim gözetiminde gerçekleştirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
“Şaşılık toplumda yüzde 5
oranında görülmekte iken, vakaların yüzde 2'si hayatın ilk 6 ayında ortaya
çıkmaktadır” diyen Prof. Dr. Önder Üretmen, “Şaşılık sadece estetik bir
bozukluk değil, aynı zamanda görme fonksiyonlarını bozan önemli bir klinik
tablodur” dedi.
Şaşılığın esas olarak çocukluk çağı hastalığı olduğunu hatırlatan Üretmen, şunları söyledi: “Muayenede göz hekiminin yeterli zamanı, sabrı dikkati ve tecrübesi bulunmalıdır. Şaşılık olgusunda rutin göz muayenelerine ek olarak özel tanı yöntemleri uygulanmalıdır. Şaşılık, genellikle kaymanın yönüne göre sınıflandırılmaktadır. Kaymanın yönü içe, dışa, yukarı, aşağı veya bu yönlerin birleşimi şeklinde olabilir. En sık kayma tipi içe kaymalardır. Onu dışa kaymalar izlemektedir. Özellikle küçük çocuklarda göz kapakları, göz ve yüz yapısı nedeniyle gözlerin pozisyonu yanlış algılanabilir ve şaşılık olduğu düşünülebilir. Şaşılık olmadığı halde şaşılık izlenimi veren bu durumlara 'Yalancı Şaşılık' adı verilmektedir. Kesin tanı dikkatle yapılacak tam bir oftalmolojik muayeneyle konulmalıdır”
HER YAŞTA TEDAVİ MÜMKÜN
Şaşılığın her yaşta tedavi
edilebildiği bilgisini veren Prof. Dr. Önder Üretmen, sözlerine şöyle devam
etti: “Özellikle çocukluk çağında ortaya çıkan sabit şaşılık olgularında
tedavinin erken yapılmasıyla çocuktaki görme fonksiyonları daha iyi korunmakta
ve derinlik hissinin kaybolması önlenmektedir. Bu nedenle şaşılıktan
şüphelenildiği anda göz hekimine başvurulmalıdır. Şaşılık göz tembelliğine de
neden olabilir. Bu durumda şaşılığın tedavisiyle göz tembelliği tedavisi
beraber yürütülmelidir. Şaşılığın tedavisi tipine ve nedenine göre
değişmektedir. Şaşılığın hem cerrahi hem de cerrahi dışı tedavisi vardır.
Örneğin yüksek hiperopisi olan bir çocukta gelişen içe kayma sadece gözlük
kullanımıyla tedavi edilebilir. Buna karşılık hayatın ilk aylarında ortaya
çıkan kaymalar genellikle cerrahi tedavi gerektirir.
Erişkinlerde ortaya çıkan ani
şaşılıklarda ilk yapılması gereken nedenin ortaya çıkarılması ve hastanın
günlük hayatını etkileyen çift görmenin tedavisidir. Erişkin yaşlarda göz dışı
kas felçlerine bağlı gelişen kaymalarda botox enjeksiyonuyla olumlu sonuçlar
alınmaktadır. Kullanılan cerrahi dışı tedavilerin yetersiz kaldığı durumlarda
cerrahi tedavi ihtiyacı doğmaktadır"