LEFKOŞA (AA) - YEŞİM SERT KARAASLAN - Tümörle mücadelede vücudun savaşçıları olan T hücrelerini aktive eden immünoterapide yeni nesil ilaç protokolünün, tedaviye direnç gösteren meme kanserinde sağ kalım süresini artırdığı belirtildi.
İskele kentindeki bir otelde düzenlenen 9. Ulusal İmmünoterapi ve Onkoloji Kongresi'nde AA muhabirine, meme kanserinde yeni tedavilere ilişkin bilgi veren Onkoloji ve İmmünoterapi Derneği Genel Sekreteri, Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Fatih Selçukbiricik, dünya genelinde her yıl yaklaşık 2,3 milyon kadının meme kanseri tanısı aldığını söyledi.
Meme kanserinin genellikle, 'hormon bağımlı' bir tümör olduğunu ifade eden Selçukbiricik, bu meme kanserlerinde 'östrojen, progesteron ve HER2' gibi belirteçlerin hastalığın seyrini belirlediği bilgisini verdi.
Selçukbiricik, 'üçlü negatif meme kanseri' adı verilen alt tipte tümör hücrelerinde bu üç belirtecin de bulunmadığına, bu durumun da hastalığın agresif seyretmesine neden olduğuna dikkati çekti.
Tüm meme kanserlerinin yüzde 10-15'inin üçlü negatif meme kanseri teşhisi aldığının ve genellikle genç yaşta ortaya çıkıp, hızlı ilerleme eğilimi gösterdiğinin altını çizen Selçukbiricik, hastalığın tedavisinde yeni tedavi yaklaşımlarının da büyük önem taşıdığını söyledi.
Selçukbiricik, 'Pembrolizumab' etken maddesinin, vücudun kendi bağışıklık sistemini kansere karşı yeniden aktif hale getiren 'bağışıklık kontrol noktası' özelliği taşıyan bir tedavi olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
'Normal koşullarda kanser hücreleri, yüzeylerinde bulunan bir protein sayesinde bağışıklık sisteminden gizlenir. Pembrolizumab etken maddesi, bu etkileşimi durdurarak, vücudun savaşçıları olarak nitelendirilen T lenfositlerinin yeniden kanser hücrelerini tanımasını ve yok etmesini sağlar. Kısacası bu tedavi, vücudun doğal savunma sistemine 'kanseri tanı ve savaş' komutu verir.
Bu tedavi, yalnızca tümörü hedef almakla kalmaz, aynı zamanda bağışıklık sistemine uzun süreli bir 'öğrenme' etkisi kazandırarak, hastalığı tamamen kontrol altına alır ve tekrar ortaya çıkma ihtimalini azaltır.'
- 'Türkiye'deki hastalar, modern immünoterapiye erişim olanağına sahip'
Tedavinin bilimsel sonuçlarına ilişkin de bilgi veren Selçukbiricik, ameliyat öncesi kemoterapi ile beraber verilen ilacın, tam tümör yanıt oranında yüzde 14'lük iyileşme sağladığının gösterildiğini belirtti.
Selçukbiricik, bir başka çalışmada ise ileri evre veya vücuda yayılmış (metastatik) üçlü negatif meme kanseri hastalarında Pembrolizumab ve kemoterapi kombinasyonunun, yaşam süresinde yaklaşık 7 ay daha kazanım ele edildiğini ortaya koyduğunu söyledi.
Sonuçları değerlendiren Selçukbiricik, 'Bu tedavinin hem erken evre hem de ileri evre hastalarda yeni bir tedavi standardı haline geldiğini açıkça göstermektedir. Bu ilaç tedavisi de Türkiye'de ruhsatlı olup, SGK geri ödeme listesinde yer almaktadır. Bu sayede Türkiye'deki hastalar, modern immünoterapiye erişim olanağına sahiptir.' ifadelerini kullandı.





