ANKARA (AA) - Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Halis Yunus Ersöz, yapay zekanın Sanayi Devrimi'ndeki otomasyon ve makineleşmeden çok daha büyük fırsatlar sunduğunu belirterek, 'Teknolojiyi üretmemiz, insanı merkeze alan bir dijital ekonomiyi oluşturmamız ve gençliği teknolojinin öznesi haline getirmemiz gerekiyor.' dedi.
MÜSİAD Dijital'in Gençlik ve Spor Bakanlığı ile düzenlediği 'Yapay Zeka Zirvesi 2025' Gençlik ve Spor Bakanlığı'nda yapıldı.
Ersöz, buradaki konuşmasında, yapay zekanın bu çağın gençliğinin zekası olduğunu söyledi.
Gençleri bu konuda bilgilendirmenin, kaynak ve imkanlarını artırmanın önem taşıdığını dile getiren Ersöz, Bakanlık olarak gençlik merkezlerinde, gençlik kamplarında, yurtlarda ve spor alanlarında bu yönde gayret gösterdiklerini ifade etti.
Ersöz, her ne kadar makine ve yapay zeka konuşulsa da bunu yönetenin daima 'insan' olmaya devam edeceğini vurgulayarak, teknolojinin yaşatmaya yönelik ve insanlık yararına kullanılması gerektiğini söyledi.
Bunun dünyaya karşı bir sorumluluk olduğunu dile getiren Ersöz, şöyle konuştu:
'Gençlere özgürce düşünebilecekleri, karar alabilecekleri, hayallerini gerçekleştirebilecekleri ve hayal kurulabilen ortamları oluşturmak lazım. Hep şöyle ifade ettim, gençlik merkezlerine gençler gelsin, ne düşünüyorlarsa ne istiyorlarsa, biz sadece fiziki, teknik ve idari imkanları sağlıyoruz, onlar yapsınlar, üretsinler, geliştirsinler. Biz onlara sorumluluk verelim ki o sorumluluklarla beraber onların gelişimine katkı sağlayabilelim. Bakanlık olarak gençleri önceledik, onların bize liderlik etmesini istedik ve bu anlayışla beraber hizmetlerimizi sürdürüyoruz. Teknolojiyi üretmemiz, insanı merkeze alan bir dijital ekonomiyi oluşturmamız ve gençliği teknolojinin öznesi haline getirmemiz gerekiyor. Bunları yaptığımızda eminim ki bu sıçramayı yapmak çok daha kolay olacak. Sanayi Devrimi'ndeki otomasyon ve makineleşme çağındaki gelişime göre yapay zeka bize daha büyük fırsatlar sunuyor. Bu fırsatları iyi değerlendirmeliyiz. Bu zirvenin amacı da bu.'
- 'Veri politikası, enerji politikası kadar stratejik hale getirilmeli'
MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Fahrettin Oylum da yapay zekanın yalnızca bir yazılım değil, aynı zamanda bir altyapı stratejisi olduğunu söyledi.
Yapay zekanın küresel ekonomiye etkisinin 2030'a kadar 15,7 trilyon dolara ulaşmasının beklendiğini belirten Oylum, bunun Çin ve Hindistan'ın toplam gayrisafi yurt içi hasılasından fazla olduğunu ifade etti.
Oylum, araştırmalara göre yapay zekayı benimseyen şirketlerin yüzde 40'a kadar verimlilik, yüzde 20'ye varan maliyet düşüşü elde ettiğini dile getirdi.
Yapay zekanın artık bir teknoloji değil, bir üretim faktörü olduğunu söyleyen Oylum, şöyle devam etti:
'Yapay zeka tarımda, sanayide, eğitimde, sağlıkta, güvenlikte, sporda her alanda üretkenliği artırıyor, değer zincirini yeniden tanımlıyor. Kısacası dijital zeka yeni ekonomik gücün ve küresel rekabetin belirleyicisi haline geliyor ama bu yarış yalnızca teknolojiyle değil vizyonla kazanılacak. Türkiye bu vizyonu doğru kurarsa hem ekonomik bağımsızlığını güçlendirecek hem de bölgesel teknoloji üssü haline gelecektir. Bu vizyon için 3 ayaklı stratejiye ihtiyacımız var. Birincisi devlet aklı. Ulusal Yapay Zeka Stratejisi'nin bütçesi AR-GE bütçesinde yüzde 5'lere çıkarılmalı. Veri politikası, enerji politikası kadar stratejik hale getirilmeli. Kamu, özel sektörle birlikte veri merkezli kalkınma planları yapmalı. İkincisi sektörün üstüne düşen görev. İş dünyası yapay zekayı yalnızca otomasyon aracı değil, rekabet gücü katalizörü olarak görmelidir. Start-up'lar, akademi ve sanayi arasında üçlü inovasyon modeli daha sıkı bir şekilde oluşturulmalıdır. Üçüncüsü ise gençlik. Gençlerin kendilerine bu teknolojiyi sadece kullanan değil, üretici ve yönlendirici bir rol biçmeleri gerekiyor. Kodlama bilmek artık yetmiyor, etik, felsefe ve insan merkezli düşünmeyi de öğrenmeleri gerekiyor.'
Oylum, geleceği şekillendirecek olanın sadece algoritmalar değil, onlara yön veren insan aklı ve vicdanı olduğunu, bu tarihi dönemin insanlığın yeniden tanımlandığı çağ olduğunu ifade etti.
Yapay zekanın aklın ve emeğin ortak ürünü olduğunu belirten Oylum, onu insanlığın hizmetinde tutmanın, teknolojiyi adalet, fırsat ve ilerleme için kullanmanın kendi ellerinde olduğunu söyledi.
- Geleceği şekillendiren teknolojiler
MÜSİAD Dijital Teknolojiler Sektör Kurulu Başkanı Hakkı Kılınç da yapay zekanın artık hayatın her alanında yaşamı kolaylaştırdığını dile getirdi.
Bu teknolojinin merkezinde hala insan aklı, vicdanı ve idaresi bulunduğunu belirten Kılınç, teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin yönünü belirleyenin insanlık olacağını ifade etti.
Kılınç, bu gücü doğru yönlendirecek olanın da etik değerler, güvenlik anlayışı ve insan odaklı yaklaşımlar olduğunu belirterek şunları kaydetti:
'Geleceği şekillendiren alanlar yapay zeka, kuantum teknolojileri ve dijital dönüşümdür. Bu alanlarda güçlü olmak sadece teknolojiye sahip olmakla değil, onu kendi gücümüzle üretebilmek, anlayabilmek ve yönlendirebilmekle mümkündür. Bugün ülkemiz bu vizyonu gerçeğe dönüştüren çok önemli adımlar atıyor. MÜSİAD olarak dışa bağımlı olmayan, kendi teknolojisini geliştiren, verisini kendi koruyan, insanı merkez alan dijital bir gelecek hedefliyoruz. Gelecek yıl İstanbul'da düzenlenecek GITEX AI Türkiye, yerli girişimlerimizi, akademiyi, özel sektörü ve kamu kurumlarını bir araya getirerek Türkiye'nin yapay zeka vizyonunu dünyaya gösterecektir. Artık Türkiye teknolojiyi sadece takip eden değil, yapay zeka alanında yön veren, ilham kaynağı olan bir ülke olma kararlılığını ortaya koymaktadır. Yapay zeka çağında önemli olan makinelerin insanı taklit etmesi değil, insanın kendi potansiyelini, hayal gücünü ve üretkenliğini en üst seviyeye taşıyabilmesidir.'
- Merhum Cumhurbaşkanı Özal'ın dijital ikizinden değerlendirme
Konuşmaların ardından Türkiye'nin 8'inci Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal'ın dijital ikizi, yapay zeka ve Türkiye'nin dijital ve teknolojik gelişmesine ilişkin değerlendirmede bulundu.